Bu makalede bir Türk şair ve mütefekkiri olan Mehmet Akif'in kader ve tevekkül anlayışı ele alınmaktadır. Akif, kader ve tevekkül inancının Müslümanların davranışları üzerinde etkili olduğunu düşünür. Bu iki inancın İslam'ın başlangıç döneminde hareket ve dinamizme neden olurken bugün tam aksine durağanlık ve miskinliğe neden olduğunu tespit eder. O, bu geri gidişi şiddetle eleştirir ve bu kavramları tekrar dindeki asli anlamına döndürmeye çalışır. Bu noktada o, evrendeki en geçerli yasanın azim ve kararlılıkla çalışmak olduğuna özellikle dikkat çeker.
This paper deals with Mehmet Akif's, an important Turkish poet and thinker, understanding of destiny and trust in God. Akif believes that belief in destiny and trust in God has positive effects upon Muslims' behaviors. However, he also observes that whereas these might have caused action and dynamism in the beginning period of Islam, they seem to have come to cause, in due course, together with the mistaken interpretations of destiny and trust in God, to inertia and sluggishness in people. For this reason, Akif harshly criticizes this deviation in people's belief in destiny and trust in God, and attempts to rediscover their original meaning. In this regard, Akif calls attention to the idea that the most universal law, which is universally valid for all human beings, is to strive and to operate resolutely and unwaveringly throughout one's lifetime.